ŞİMDİ OYNA

12.05.2024 Bahis fenomeni olmak | "Bin kere tuttur, bir kere bahisin gelmesin senden kötüsü olmuyor"


� � 
LIVE � �  � � 


12.05.2024

Bu zamana kadar tek bir kuponda kazandığım en büyük meblağ 50.000 TL idi. Yakın zamanda da bir araba aldım. İyi denetleyerek, polisiye tedbirlerle bakacağız çünkü çok büyük para dönüyor. Oynuyorum. Ama benimki tamamen eğlence amaçlı. İddaa oynuyorum. Sonunda hep kaybediyorum. Ekonomi bozulunca insanlar piyango, bahis. Tek bir seçenek bırakıyorsunuz. Geldi be! Ben Samet Yacel. 29 yaşındayım. Marmara Üniversitesi iktisat mezunuyum. Hafta içleri kendi işim satın alma ve muhasebe sorumluluğu yapıyorum. Hafta sonları da radyoda insanlara para kazandırmaya çalışıyorum, bahis vererek. Şampiyonlar Ligi mücadelesine bahis vereyim o zaman.

Ben CityChelsea, 2,5 gol üstü diyorum. Liseden beri bahis fenomenliği yapıyorum. Analiz yapmaya başladım, tahmin siteleri daha doğrusu. Buralarda analizlerim çok beğenildi. Ardından da işte mesajlar gelmeye başladı "Bizim sitelerde çalışır mısınız?" gibisinden. Önce futbolla başladım ardından basketbol en sonda da bir tenis bahsi vermeye başladım. Bu üç spor dalında uzmanım. Benim genel olarak tarzım az risk, çok para basmak. Az riskle para kazandığım da oluyor, kazandırdığım da oluyor. 102 tane maç var şu anda. Ama ben tabii burada filtreliyorum. MBS 2 ve tek maç. Onlara bakıyorum. MBS 3'lere hiç bakmıyorum çünkü ne kadar fazla maç yazarsan o kadar risk artıyor.

Ve kuponun tutmama ihtimali de ona göre de artıyor tabii ki. Mesela ben iki tane maç şu anda buldum. 500 TL oynayalım. 500 TL'ye 1.050 TL veriyor. Uyuduğum vakti çıkaralım. Bir 8 saat çıkarabiliriz. Kaldı şunun şurasında 16 saat. Yani 16 saat bahise gidiyor. Radyoda olduğum için bir de. Hafta içi de kendi çalıştığım yerde de bakıyorum. Orada da her zaman telefon elimdedir. Hani oynadığım bir kupon varsa hem kendi işimi yaparım hem de ara sıra telefona bakarım. Bırakmıyorsun yani. Orada kuponu hem oynayacaksın hem de oynattırma hazzı da var. Ve kupon tutması için de bakıyorsun. Sürekli bakıyorsun.

Aklının bir köşesinde bu yer ediyor çünkü insana. Ben akşama bir tane maç yaptım. İstiyorsan onu oynayabilirsin. BrindisiVirtus Bologna maçı var bak. Onu oynayabilirsin. Güzel maç olacak. 1.50, tek maç bir de. Tek maç oyna, misli gir. Gelirimin çoğu bahisle alakalı oluyor. Yani bahisten kazandığım para oluyor. %40'ı şirketten, özel şirketten kazandığım para, %60'ı bahisle alakalı oluyor para. Kolay para kazanınca kolay da harcayabiliyor insan. Mesela elimdeki telefonu bile kupon tutturarak aldım yani. Direkt verdim yani hiç sormadım bile. Oynuyorum. Ama benimki tamamen eğlence amaçlı. Özellikle izlediğim, bazen anlattığım maçlara altüst oynamak falan.

Basketbolda altüst oynamak çok eğlenceli çünkü. Mesela futbolda o kadar olmayabilir. Futbolda mesela 2,5 gol üstü oynuyorsunuz. Daha ilk yarıda o üç gol oluyor, kurtuluyorsunuz. Basketbol öyle değil. Basketbolda 225 üstü diyor mesela. Oynuyorlar, oynuyorlar, atıyorlar. Şimdi hesaplıyorum ben çeyrek başına 60 sayı olması lazım. Bu çeyrek 53 sayı oldu. Abi atın hadi biraz falan, diyorsun. Çok eğlenceli ama benimki 5 lira10 lira, yani tamamen eğlence amaçlı. Üç insandan ikisi bahis oynuyordur. Genelde erkekler ama. Otobüste bile birisinin cep telefonuna bile şöyle bir yandan göz gezdir, eminim orada bir bahis alıyor yani görüyorsun. Ben çok denk gelmişimdir.

Hatta içimden diyorumdur; "Ya keşke onu oynamasa hani!" Derim yani ama tabii söyleyemiyorsun, sonuçta otobüstesin, tanımıyorsun. Gerek sosyal medyayı bırak, benimle karşılaşan ve beni çok çok yakından tanımayan insanların, genelde %50 oranında sorduğu veya istediği şey "Abi bir tüyo ver. Abi bir maç ver. Şu maç ne olur?" gibi oluyor. Benim genelde söylediğim şey "Kelin merhemi olsa başına sürermiş" oluyor. Fenomen olduğumu görünce, "Kanka bana bir maç verir misin" hani. "Güzel, sağlam maçın var mı?" Kanka şu maç ne olur? Kanka şu maçta eksik var mı? Sen bilirsin." Sağ olsunlar hiç yalnız bırakmazlar maç isteme konusunda.

Hiç susmaz telefonlarım. WhatsApp'tan sürekli mesajlar gelir. Devamlı yazarız biz ona işte "Samet, işte şu maçı oynayacağım. Sen hani ne diyorsun?" diyorum. Zaten onun öngörüşünü alarak ben de oynuyorum. Tabii ki kaybettiğimiz maçlar da oluyor. Ama genellikle 1.0001.500 lirası aylık para ayırdığım için onun geri dönüşü bize 2.500 lira falan oluyor. 2 ayda bir 5 milyon TL kazandırdığım oldu. Egolu bir insan hiç olmadım ama o 5 milyon TL'yi kazandırdıktan sonra ister istemez bir insanda ego oluşuyor. O da müthiş bir hazdı. Keşke bir daha yaşatsam. Bin kere tuttur, bir kere bahsin gelmesin, senden kötüsü olmuyor açıkçası. Yani ben onu çok fazla tecrübe ederim.

Kuponu yattığı zaman bir yere saldırmaya çalışıyor. Sonuçta bahis dünyadaki her alanda yapılıyor. Atıyorum herhangi bir dizide bir sonraki bölümde kimin öleceğine veya kimin zor duruma düşeceğine kadar bahis yapılabiliyor ki yapılıyor, uluslararası kuruluşlar bunu yapabiliyorlar. Spor da aslında bir endüstri olduğu için, bir ekonomisi olduğu için bahis de direkt olmasa da aslında endirekt yöntemlerle bir gelir sağlıyor. Tabii bunu sportif karaktere, sportif dengeye müdahale etmeden yapması lazım. Ediyor ama sınırlı ediyor. Türkiye'de çok daha direkt tabii o ayrı konu. Yani Türkiye'de bahis spor dünyasını inanılmaz derecede finanse eden bir yapı.

Bahis ve şike, futbol dünyasında da, basketbol dünyasında da, tenis dünyasında da her yerde yani spor dünyasında kısacası bu oluyor. Yani şimdi isimlerini vermeyelim tabii ama yani büyük çok sürprizli Şampiyonlar Ligi maçlarında kulüplerin para kazandığına dair İtalya'dan İspanya'dan meslektaşlarımızdan şeyler duyduk biz. Ne kadar doğru bilmiyorum tabii. Bunun önüne geçmek çok zor. Çünkü çok büyük para dönüyor. Şimdi tabii Türkiye'de de bahis, oranlar gereği kaçağa çok gittiği için denetlemek çok zor. İki: Her seviyedeki kulüplerin ekonomileri çok kötü olduğu için, oyuncular paralarını zamanında alamadığı için.

E şimdi bu adam açık tabii bu tip durumlara. İnsanlar maaşlarını zamanında alırlarsa kaç lira olursa olsun, bu tip spekülatif ortamlardan uzak kalırlar mümkün olduğunca. Bahisi küçük çıkar grupları bir gelir kapısı hâline getirebilirler ve getiriyorlar da. Herhangi bir tekil maçın, tekil organizasyonun sonucunu değiştirerek kendilerine büyük gelir sağlayabilirler. 3 oranlı ya da 3,5 katı veren takımın kazanmasına büyük bir bahis oynayıp favori olan takımın kaybetmesini sağlayacak, yasa dışı yöntemlere başvurup buradan bahis şirketlerinden kazanılacak bir gelir yaratabilirler. Ki bunların olduğunu da biliyoruz.

Ama bunların da genel büyük volüme, büyük havuza baktığımız zaman çok küçük bir oran olduğunu söylemek lazım. MASAK'ın 2019 yılı faaliyet raporunda da açıkça görüldüğü üzere ülkemizde 1 yılda 16,5 milyon insan yasa dışı bahis oynuyor. Tekel var Türkiye'de bahisle ilgili olarak. Özellikle spor müsabakalarıyla ilgili. Oysa ki, yasa dışı bahisin Türkiye'deki toplam hacmi 65 milyar lira. Bahisle ilgili olarak rekabete açmıyorsunuz. O tekeli sürdürmek için kayıtlı sistemin 5 katı dışarıda faaliyette bulunuyor, buradan da devletin bir sürü vergi kaybı oluyor. İşte kripto paralar yoluyla bu para akışlarının sağlandığı bir ortamda siz bunu ceza kanuna hüküm ekleyerek engelleyemezsiniz.

Burada yapılması gereken şey belli: Bu tekeli kaldıracaksınız. Dünyada bahis oynatan bütün herkesi buraya getireceksiniz, sistem içine alıp buradan kamu paylarını alacaksınız. İllegal bahis oynayan çevremde çok fazla insan var. Yani MBS 1 olsa aslında, insanlar işte tek maç oynayabilse İddaa'da ben illegal bahise yöneleceğini düşünmüyorum insanların.Yeni trend artık tek maç. Yani az risk, çok para yatıralım, öyle kazanalım mantığı var. E tabii tak maç da İddaa'da çok fazla olmuyor. Özellikle Türkiye'deki bahis oranları matematiksel olarak hiç mantıklı değil oynamak adına. Yani Türkiye'de bahis oynamanın matematiksel olarak çok ciddi problemleri var.

Yani dünya genelinde 1.90 oranla oynanan şeyler, bugün 1.70 oranla oynanıyorsa çok basit bir matematik bu, yani bahisle bilmenize gerek yok. En basit matematik denklemini kurduğunuz zaman burada kazanma şansınızın çok daha düşük olduğunu ve orta ve uzun vadede kesinlikle ve kesinlikle bunun bir para kaybı olduğunu, ortada yani. 35 yaşındayım. Kimya mühendisliği bölümünü bitirdim. Dershanelerde ve etüt merkezlerinde matematik öğretmenliği yaptım Pandeminin de etkisiyle yaklaşık 2 yıldır işsizim. Bundan kaynaklı bahis ve İddaa olaylarına yönelmeye başladım. Ortada bir çıkmaz var. İddaa, bahis bana daha çok umut veriyor.

Hep kazanma umuduyla başlıyorum fakat sonunda hep kaybediyorum. Daha fazla oynuyorum bu sefer kesin batıyorum. Hiçbir şey kalmıyor elimde. Ülkenin kötü yönetilmesi nedeniyle ekonomi bozulunca insanlar işsiz kalıyor. İş bulma umudu yok. Türkiye'de geniş işsizlik 11 milyon. İşe giremiyor, bunların içinde çok nitelikli üniversite mezunları var, yabancı dili olan insanlar var. Piyango, bahis. Tek bir seçenek bırakıyorsunuz. Haftada ortalama 100 TL'ye yakın İddaa oynuyorum. Bazen tutturuyorum, bazen tutturmuyorum ama kendime harçlık yaratmaya çalışıyorum. Mesela elimdeki bu kupon, 25 lira yatırdım buna.

Buradan 168 yani 170 lira bir para gelecek eğer tutarsa. Benim için bundan iyisi maalesef yok. Yani umut kaynağı. Öyle. Tek bir kuponda kazandığım en büyük meblağ 50 bin TL idi. Kazandığım parayı yiyorum ama daha fazlasını yatırım yapıyorum. Araba herhalde en mantıklı şey diye düşündüm ve yakın zamanda da bir araba aldım. Şu anki mevcut özel şirkette çalıştığım işi yapmayı seviyorum. En azından elimde gene garanti bir meslek olsun. Herkesin olması lazım. Yani istiyorsan en kral İddaacıyı getir, en kral bahis fenomenini getir ama çalışması lazım. Borcu olan hani sıkışık, "Acilen yarın ödeme yapacağım" diyen hani, bu gibi kişiler bana çok fazla yazıyor.

Özellikle Instagram'dan çok fazla yazıyorlar bu konuda. . Ama ya borcu olup da bu işe girmelerini tavsiye etmem. Elindeki parayı da kaybettirir sana.

All Devices iOS Android Chromecast